Herkes İtalya denildiğinde Roma’nın tarihi büyüsü, Floransa’nın sanat dolu sokakları ve Venedik’in romantik kanallarını hayal eder. Ancak bu büyüleyici ülke, gözden kaçan ve keşfedilmeyi bekleyen saklı güzellikleriyle dolu. Sizi şimdi İtalya’nın kalabalıktan uzak, ruhunuza dokunacak 3 gizli hazinesine doğru keyifli bir yolculuğa çıkarıyoruz. Bu rotalar, sadece turistik değil, aynı zamanda unutulmaz anılarla dolu bir keşif olacak.
Matera: Taşların İçinde Yaşam
Basilicata bölgesinde yer alan Matera, tarih boyunca adeta zamanın durduğu bir şehir. “Sassi” adı verilen taş evleriyle ünlü bu antik şehir, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor. Mağara evler, geçmişte basit yaşamların izlerini taşırken, bugün butik otellere ve sanat galerilerine dönüştürülmüş durumda. Matera sokaklarında gezinirken bir yandan taş yapıların soğuk ve sert dokusunu hissederken, diğer yandan güneş ışığının bu taşlara nasıl nazikçe dokunduğunu gözlemleyebilirsiniz. Akşam olduğunda ise bu taş şehir, altın sarısına bürünerek adeta bir masal diyarına dönüşüyor.
Burada bir kahve molası için Piazza San Pietro Caveoso’ya uğrayın. Taşların arasından yükselen sessizlik, size gerçek huzurun tanımını yapacak.
Civita di Bagnoregio: “Ölmekte Olan Kasaba”
Lazio bölgesinde yer alan Civita di Bagnoregio, dramatik bir manzaranın ortasında, yalnızca bir yaya köprüsüyle ulaşılan bir tepenin zirvesinde yer alıyor. Erozyon nedeniyle küçülmekte olan bu kasaba, “ölmekte olan kasaba” olarak bilinse de buraya adım attığınızda canlı bir ruhun sizi karşıladığını hissedeceksiniz.
Kasabanın dar sokaklarında kaybolmak, taş evlerin arkasında açılan manzaraları keşfetmek ve yerel trattoria’larda ev yapımı lazanya yemek, burayı unutulmaz kılıyor. Civita’nın en güzel anı ise gün batımında yaşanıyor. Altın ışıkların kasaba duvarlarına vurduğu anı izlemek, sizi bir film sahnesinin içindeymiş gibi hissettirecek.
Procida: Renkli ve Şirin Bir Ada
Napoli’nin biraz açığında, turistlerin henüz tam anlamıyla akınına uğramamış olan Procida, rengârenk evleri ve sakin atmosferiyle tam bir huzur yuvası. Büyük kardeşleri Capri ve Ischia’nın gölgesinde kalmış bu küçük ada, gerçek bir İtalyan deneyimi sunuyor.
Adanın liman bölgesi Marina di Corricella, pastel tonlardaki evleri ve balıkçı tekneleriyle adeta bir tablo gibi. Burada taze deniz ürünlerinin tadını çıkarabileceğiniz küçük restoranlar bulunuyor. Procida’nın dar sokaklarında kaybolmak, sahilde bir yürüyüş yapmak ve günün yorgunluğunu Limoncello ile atmak, hayatın ne kadar basit ve güzel olduğunu hatırlatacak.
İtalya’nın Kalbine Dokunmak
Bu üç destinasyon, İtalya’nın göz kamaştırıcı ama genellikle gözden kaçan güzelliklerini temsil ediyor. Matera’nın taşlarına dokunmak, Civita’nın nostaljik atmosferini solumak ve Procida’nın renkleriyle büyülenmek, size sadece İtalya’da değil, kendi ruhunuzda da bir keşif fırsatı sunacak. Valizinizi hazırlayın ve bu saklı hazineleri kendi gözlerinizle görün!
Bir yanıt yazın